19 Haziran’da seçim var. Mustafa Cengiz ve arkadaşları 29 Mayıs’ta yapılması gereken seçimleri iptal ederek saatlerin bile önemli olduğu bir dönemde Galatasaray’ın 21 gününü çöpe attılar. Ayrıca şu kısacık süreçte ışığı gören aday oldu. Mevcut yönetimden Abdurrahim Albayrak ile Kaan Kançal’a da kapı açıldı.
Tanıdığım neredeyse tüm Galatasaraylılar bu curcunalı seçim sürecini merak ediyorlar, oylarını kime atacaklarını soruyorlar.
İsterseniz önce adayları hatırlayalım; (başvuru sırasıyla) Metin Öztürk, Burak Elmas, Eşref Hamamcıoğlu, Işın Çelebi. Henüz başvurusunu yapmamış, 43 kişi arayışında olan Yiğit Şardan ve İbrahim Özdemir de aday olacaklarını deklare ettiler.
KİMSE ALINMASIN, DARILMASIN
Çok önemli bir seçim. Kulübün dengesi bozuldu, toparlayacak bir ekip lazım. Her ekipte arkadaşlarım, dostlarım, tanıdıklarım, yüzyüze baktığımız insanlar var. Her zaman doğru bildiklerimi yazdım. Bu kez de öyle yapacağım. Çünkü bu seçimi hak edenin kazanması gerek. Emek sarfetmiş olanın kazanması gerek, proje üretmiş, sponsor bulmuş olanın kazanması gerek. Mustafa Cengiz’in yarattığı, “O bile olduktan sonra ben de olurum” algısından cesaret alanların kazanmaması gerek, son dakikada liste yapanların, iki duble içince ibiği kızaranların kazanmaması gerek, menfaat için, gündeme gelmek için, meşhur olmak için ortaya atılanların kazanmaması gerek.
Mustafa Cengiz yönetiminin değil ikinci başkanıyla başkan yardımcısını, kalem kağıdını ekibine taşıyana değil oy, çölde su bile vermem. Bu isimler de Mustafa Bey’den çektiklerimizin sorumlusudur.
Seçime katılmak istiyor ama İbrahim Özdemir’in bu kadar adayın olduğu bir ortamda ekip kurabileceğini sanmıyorum.
Işın Çelebi çok değerli bir Galatasaraylı ancak seçime katılmak için biraz geç kaldı. Ekibin kuruluş aşamasından kulağımıza gelenler hayret uyandırıcı. Yıllardır çalışan, seçime hazırlananlar var. Sanırım en yakışanı bir sonraki seçimi düşünmesi olacaktır.
Eşref Hamamcıoğlu da çok değerli bir Galatasaraylı. Liseli tek aday. Divan Başkanlığı’ndan Kulüp Başkanlığı’na paralel geçiş yapmak istemesi tepki çekiyor. Sessiz durması ise hedeflerini netleştirmediği izlenimi veriyor.
METİN ÖZTÜRK VE BURAK ELMAS
Yaklaşık iki yıldır bu yarışa hazırlanıyorlar. Belli ki projeleri hazır. Mali konuları sorunsuz aşacak gibi duruyorlar. Şanslar sanki eşit gibi. 19 Haziran’a kadar kim daha az hata yapar, üyeleri daha çok ikna edebilirse ipi o göğüsler.
Tabii ki burası Galatasaray, bir de pandemi var. Kaç kişi sandığa gelir, kaç kişi oy kullanır kestirmek çok zor. 3 bin kişi gelse başka sonuç, 6 bin kişi gelse başka sonuç çıkar sandıktan.
Son iki dönem mali genel kurul yapılmadı Galatasaray’da, bu bir handikap. Ortada denetleme raporu yok, ibra edilmemiş, mahkemeden sekmiş bir yönetimle denetleme kurulu var.
Son iki dönemin yeni üyeleri genel kurul onayına sunulmadı. Oy kullanabilecekler mi kullanamayacaklar mı? Her hukukçudan ayrı bir yorum çıkıyor! Potansiyel mızıklanma sebebi.
Mevcut Başkan Mustafa Cengiz var en başta. Şu anda kolluk onda olduğu için her türlü kararı verme yetkisi onda. Canlı yayında anlattığı fıkranın kahramanı olan Papa rüyasına girer ve seçimleri yine iptal etmesi için kulağına bir fikir üflerse seçim başka bir bahara kalabilir.
Bu seçimden tek beklentim; artık bazı şeylerin kesinleşmesi ve Galatasaray’ın mahkeme kararlarıyla değil, Galatasaray aklı ve terbiyesiyle yönetilmesi!
