banner16

Bir suçun işlendiğinin en büyük kanıtı hiç kuşkusuz delildir ya da güvenilir görgü tanıklarıdır değil mi?
Ayrıca bir suçun bir kişi tarafından işlendiğini hukuken kabullenebilmek için, bir fail ve bir fiili oluşturması gerekir!
Toplumların, yargılamaların bağımsızlığından uzaklaştığı duygusuna kapılması, geçmişten bu yana hep yaşanmıştır. 

İşte bu nedenledir ki bağımsız yargıdan ümidini kesen insanlar, bu güzel ve her türlü hukuksal çarpıklığı içinde barındıran deyimi kullana gelmişlerdir
Gözün üstünde kaşın varsa?

Yani?
Gerisi o toplumun vicdanında yasal teferruattır!
Adalete toplumun bakışı bu duruma gelirse, işte o zaman tuzun koktuğu, toplumsal barışın da sınırına gelmiş demektir...
Adalet için en büyük ikinci tehlike ise seçilenlerin, seçenleri yargı ya da yasama yoluyla, evrensel değerlerin ve yasal sınırların dışında, kendi istekleri doğrultusunda şekillendirmeye ve yönlendirmeye hatta bazı yaşam şekillerini dayatmaya kalkmasıdır!
İşte insan vicdanıda, tam bu uygulamaların üst düzeye ulaştığı ortamlarda, çok hassa adalet terazisi olarak devreye girip, karşı tepki oluşturarak, toplumu haksızlıklardan korumasıdır...
Adalet bireyin elini fail yapar hale geldi ise o toplumlar, ivedilikle ve hiç vakit kaybetmeden kimlerin eli, kimlerin cebinde olduğunu araştırmak gerekir!

Toplumlar, sadece adaletin değil, basının, yasamanın ve yürütme erkinin  birbirinin bağımsızlığına yapmaya çalıştığı müdahaleleri ve etkileri ne kadar erken fark eder ve engel olursa o kadar az bedel öderler...

Sözün özü;
Unutmayalım ki ayarını bozduğunuz adalet terazisi, gün gelir sizi de tartar!

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner36

banner50