banner16

Galatasaray’ı rakiplerinden ayıran en büyük özellik çok değişik bir atmosferi olmasıdır. Camiaya adım atanı ilk olarak etkisi altına alır, ihtişamıyla nefesini keser. Sonra kendi nefesinden hafifçe üflemeye başlar beyninizin henüz kullanmaya başlamadığınız nöronlarına doğru. Çektikçe içinize o ağır ancak huzur veren havayı; direkt gönlünüze bağlı olan kimsenin göremediği bir göz daha açılır.

O göz Ali Sami Yen’in “Maksadımız İngilizler gibi toplu bir halde oynamak, bir renge ve bir isme malik olmak ve Türk olmayan takımları yenmek” sözünü görür.

O göz Gündüz Kılıç’ın “Galatasaray, bir his takımıdır. Renklerine âşık birbirlerini seven futbolcuların takımıdır. Galatasaray feragat ve fedakârlıklarla çalışacak futbolcuların takımıdır. Galatasaray şımarıkları, kendini beğenmişleri, yalnız kendini düşünenleri sevmez. Kısacası Galatasaray, bir halatı hep birlikte çekenlerin, hep birlikte üzülüp, hep beraber sevinmesini bilenlerin takımıdır” sözünü görür.

O göz Metin Oktay’ın Fenerbahçe Asbaşkanı Müslüm Bağcılar’ın açık çekini reddederken söylediği “Bizi sevenleri üzmeyelim baba, bizi sevenlere ihanet etmeyelim” sözünü görür.

DEMİRÖREN’İN BİLETİNİ MELO KESTİ

Galatasaray Yönetimini çok eleştirdim ancak bu transfer dönemindeki başarısı için tebrik etmezsem mesleğime ihanet etmiş olurum. Milyonlar harcayarak takım olamayan Fenerbahçe’yi gördükçe, boş tehditlerle rakiplerine kara çalarak öne geçmenin çarelerini arayan Beşiktaş’ı gördükçe “En kötüsü bile başkasının en iyisinden iyi” demekten kendimi alamıyorum.

Özellikle son yıllarda rakipleri Galatasaray’ın çıtayı getirdiği noktaya ulaşmak için çaba sarfetmek yerine onu kendilerinin bulunduğu seviyeye indirmek için uğraştılar.

Birleştiler bu amel uğrunda!

Cumhurbaşkanı’nın kapısında ağladılar. Hükümete yalakalık yaparak federasyonu ele geçirdiler. Önce Beşiktaş’ın eski Başkanı Yıldırım Demirören federasyon başkanı kimliğiyle saldırdı Galatasaray’a. Başlamış maçın kuralını değiştirdi. Şampiyon olmuş Galatasaray’ın şampiyonluğunu sindiremedi, play-off icat etti. Onu da kazandı Galatasaray hem de Galatasaray statlarında şampiyonluğunu kutlayamasın diye yönetiminin ışıkları söndürdüğü Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı’nda. Tüp taciri, “Bu ortamda kupayı veremem şampiyona” dedi ama sonra aldığı talimatla tıpış tıpış mum ışığında emredileni yaptı. Gerçi suratı ful asına kare yedi patlatılmış bir kumarbaz kadar bozuktu ama kalbinin Galatasaray düşmanlığıyla dolu bölümü kadar değil. Daha sonra Melo, Demirören’e “Zııııııt Erenköy” yaptı ve işi bitti baba kuzusunun.

HAİN FEDERASYON!

Halefi, o gece ışıkları söndürüp kaçan Nihat Özdemir de Yıldırım Demirören’den farklı tıynette değil. Daha profesyonel, daha akıllı, güle güle doğramaya çalışıyor Galatasaray’ı. Büyük bir demagog, Türkiye’yi yedi hâlâ gözü doymadı. 5 ballı müteahhitten biri kendisi. Galatasaray’a olan bakış açısı ise, “Gak deyince ceza guk deyince ceza” şeklinde.

Son marifeti; Galatasaray ve Kasımpaşa anlaştılar, haftalar öncesinden meteorolojinin yaptığı “Pazar günü kar kıyamet var” uyarılarını dikkate aldılar ve maçın bahar havası yaşanacak cumartesine çekilmesini istediler. Ama federasyon bildiğimiz kadarıyla yanıt bile vermedi ve maçın her şeye rağmen yine pazar günü, ancak 19:00 yerine 16:00’da oynanacağına karar verdi. Hadi Galatasaray’ı düşünmüyorsun, rakibini kader kurbanı ilan ediyorsun, karda kışta maç emekçileri stada nasıl gelir nasıl gider düşünmüyorsun. Bari mahvolup giden Türkiye’nin en iyi zeminindeki çimlere için sızlasaydı. Ama betona tapan bir müteahhit olarak yeşili düşünemeyeceğini düşünememek bizim düşüncesizliğimiz!

BU KADAR LAFI NEDEN ETTİK?

Galatasaray Ruhu var ya o Galatasaray Ruhu...

Dün de Marcao ve Onyekuru kılığında ortaya çıktı...

Bin galibiyete, yüzlerce şampiyonluğa bedel o sahne. Tabii anlayan için!

Maçın son dakikaları, Galatasaray penaltı kazandı. Pası atan Marcao, kaleciden penaltıyı söküp alan Onyekuru. Penaltıyı da Mustafa Muhammet kullanacak. Penaltı noktası balçık, dikiyorsun beyaz noktaya topu, yüzmeye başlıyor. Belki de şampiyonluğu getirecek penaltı! Elleriyle daldılar zemini biraz daha düzeltebilmek için Marcao ile Onyekuru. Mustafa Muhammet’in bakışlarına gözüm takıldı. İşte o an üflendi Galatasaraylılık Ruhu Mustafa Muhammet’in gönlüne. İçinden “İyi ki Galatasaraylıyım” sözü belki de ilk defa o an geçmiştir genç firavunun.

[email protected]

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner36

banner50