Serdar Dinçbaylı
[email protected]

Can dostum...

19 Ekim 2021 14:51

Kaç gün oldu ne gözyaşım durdu ne de bir saniye olsun aklımdan çıktı. Kapı açsam Ataç’ı hatırlıyorum, “Ne güzel kapı açardık beraber” diye; daha “Meyhaneye giderdik, saatlerce telefonda konuşurduk”a girmeyeyim...

Tam 41 yıllık can dostumu kaybettim. Ataç Kaya ismi, Galatasaray Lisesi ve Çapa Diş Hekimliği mezunu.

Biyolojiden astrolojiye, marangozluktan tesisatçılığa, elektronikten tarihe her şeyin uzmanıydı, baş uzmanlığı ise insanlıktı.

Bir gerçekle karşılaştım lanet hastalığa yakalandığını öğrendiğim süreçte. O sadece benim değil tüm ortak tanıdığımız arkadaşlarımızın da can dostuymuş. Hatta bizim tanımadığımız da onun tanıdıklarının da can dostuymuş.

Şarköy’den Okan’ın ve Ali Can’ın, Çanakkale’den Can’ın, Babuş’un, İtalyan Bülent’in de can dostuymuş.

Can dostlar arasında Muslera, Selçuk İnan, Semih Kaya başta olmak üzere futbol camiasının birçok ismi de varmış.

Süzerdi hastalarını, zorlanacak olana, “Senin tedavin bitmedi, bitince ödemeni yaparsın” diye incitmeden destek olurdu. Neredeyse futbol kulüplerinin tamamının ağız ve diş sağlığı Ataç’tan sorulurdu. Bilmediğim bin şey bilir aynı Yener gibi yarım şey söylemezdi bana. Ben de ona sormazdım zaten.

Her zaman, “Hiç anlamam ama bu maçı 2-0 alırız” derdi rakip Barcelona bile olsa. Gerçekten ilgilenmezdi futbolla ama ilk aşkı Galatasaray’dı. Lise’nin pencerelerinden Florya’nın personeline kadar ilgilenirdi ama “Anlamam” derdi işte. “Anlarım” diyenlerden kat be kat fazla anlardı ama tevazu doğuştan gelen bir şey işte.

Bizi çok severdi ama varsa yoksa Mercan ve Gamze; kızı ve eşiydi. Onlardan bahsetmediği an yoktu, “Bin defa dünyaya gelsem yine Gamze ile evlenirdim” dediğini neredeyse bin defa işittim ağzından, hatta annem bile defaatle duydu bu sözlerini. Annelerimiz anne, ağabeylerimiz ağabey, kardeşlerimiz kardeş, çocuklarımız çocuklarımızdı. Böyleydi bizim arkadaşlığımız.

KÖRÜN FİLİ TARİFİ

Hani derler ya “Körün fili tarifi gibi” herkes farklı bir üstün özelliğine tanık olmuştur. Kaybedince nasıl birisini kaybettiğimizi anlıyoruz.

Muayenehane arkadaşı Levent herkesten önce yetişmiş o uğursuz gecede. Diğer muayenehanedaşı Güvenç’le sabahın ilk ışıklarında sarılıp ağlaştık. İşi de şenliğe çevirmiş. Kendisi gibi pırıl pırıl iki ortak yapmış, çok eğleniyormuş meğer iş yerinde.

12 MAT E, Galatasaray Lisesi’nden mezun olduğumuz sınıf. 40 mevcutla hâlâ bir aradayız. Rica ettim, onlar da birkaç cümle yazdılar. Eli gitmeyen çoğunlukta, kabullenmeyen çoğunlukta, isyan etmeyenimiz yok. Hep en iyileri seçiyor şu zalim ecel.

Ölüm kimseye yakışmaz ama en çok sana yakışmazdı be can dostum. Hayatımın sonuna kadar eksikliğini duymayacağım tek günüm olmayacak. O boğazımdaki düğüm zaman zaman gevşeyecek belki ama hep orada duracak. Her rakıya buz atışımda senin imal ettiğin lekesiz, pürüzsüz buzlar gelecek aklıma. Her balık piştiğinde, “Oh beee mis gibi kokuyor mübarek” sözlerin çınlayacak kulaklarımda. Her yıldız gördüğümde, “Ataç olsaydı şimdi 3 saat Yüce Kozmos hakkında bildiklerimizi anlatırdık birbirimize” diyeceğim. Bilardo topundan enginara, Martine Mystere’den kerpetene, pofutuk anoraktan hünnapa; ne kadar çok şey yaşamışız bu 41 yılda. Tesellim şudur ki normal bir insanın on ömürde yaşayabileceklerini 52 yıla sığdırdın, 41’inde de on dostla yaşayacaklarımı benimle yaşadın.

Nurlar içinde yat güzel arkadaşım, görüşmek üzere...

Şimdi sizi bizim sınıfla baş başa bırakıyorum.

ERKUT

Beni çok şaşırtan özelliklerini keşfederdim sürekli. Mesela hiç tahmin edemezsin adamdan, kriz anlarında lider oluverirdi. Hiçbir arkadaşının arkasından kesinlikle konuşturtmazdı, ne olursa olsun. Keşfetmeye, araştırmaya meraklıydı. Hazırlıkta bir icat torbam vardı; elektrik motorları, piller lambalar. Onda da vardı benzer bir şeyler, habire icat yapardık. Teknoloji merakını yakınen bilirim, dronlar, uygulamalar. Ve keşfetme... O renkli rakılar hep araştırma sonucu olmuş şeyler.

En imrendiğim özelliklerinden birisi...

Ulan diyordum, ben bir sekreteri 3 ay çalıştıramıyorum, Esra bildim bileli var. Bir yardımcı nasıl 20 sene çalıştırılır? Bizimki böyle bir adamdı.

Gamze.. Gamze'ye müthiş saygı duyardı.. İyi bir eş ve çooook iyi bir baba. Adam gibi adam, Ataç Kaya’m..

Kardeşim, enerji kaynağım, dert ortağım

Çok önce çözdün hayatın anlamını. Güzel yaşadın, yaşattın ama daha çok erken be Ataç’ım.

Haberi ilk alıp da seni aradığımda “Bu illetten kurtulabilecek bir kişi varsa, o sen olursun” dedim. Olmadı maalesef.

Gönlü zengin, seveni bol arkadaşım. Kongre, pilav, seçim bahane; bir kadeh rakı ve bizlerle iki kelime edebilmek için, “Kim geliyor?” sorusuna ilk kaleye mum diken arkadaşım...

Kimin kafasını didikleyeceğim ben şimdi?

Kriz zamanlarında biz birbirimize bakarken ateşe dalan arkadaşım. Her daim gülen yüzünle gergin ortamları yumuşatan güzel arkadaşım. Oğlum için “İdolüm” diyen sonra oğlumun idolü olan arkadaşım.

Ne çok gözyaşı akıttın arkandan...

Galatasaray’ın 11’ini sayamazdın şimdi Florya sana ağlıyor. En umutsuz maç tahminlerinde bile 2-0 derdin, “Galatasaray yenilir demeye gönlüm el vermez” derdin. Bir tek senin “İ... Fenerli” demen koymazdı bana.

Sen Cengiz’le İbo’yla başla

Koy bizlere de birer kadeh

Su ve ağzına kadar buz

Geliyoruz birer birer

İSKOÇ

Gülmediğin, güldürmediğin bir an hatırlamıyorum. Belki de bu nedenle ne bu lanet hastalığı ne aramızdan çok erken ayrılmanı ne de cuma günü seni bırakıp gittiğimiz o soğuk, o sevimsiz yeri hiç yakıştıramıyorum sana. Hepimizde emeğin, hepimizde hakkın var ve bir de hiç tükenmeyecek sevgin. Daha şimdiden çok özledim seni kardeşim.

PİSKO

Çok eski bir dostum da Bakırköy’ün eski diş hekimlerindendir. Ataç’ımla birbirlerini gıyaben tanırlarmış hatta yabancı hastalar konusunda aralarında tatlı da bir rekabet varmış. Bizimki benden ikisini tanıştırmamı istedi, vesile oldum sonra unuttum gitti.

Dün cenazede diğer arkadaşımı da gördüm. İkisi de rakı sevdikleri için meğer kanka olmuşlar, iş çıkışı arada demlenirlermiş. 

Cenazesinde, “Çok kıymetli bir meslektaşımı kaybettim ama buraya bakınca siz çok daha fazlasını kaybettiniz galiba” dedi. 

Öyle bir adamdı işte.

EKO

Tek diyeceğim, bazı insanlar ışıktır, o da ışıktı ve ışıklar içinde uyusun. Eğer ölümden sonra hayat varsa ve hayatıma girebilecekleri seçme imkanım olursa birçoğunuz gibi onun da olmasını isterim…

HALDUN

Ataç’la son yazışmalarımız; kızımın doğumu ve sonrasında da kayınvalidemin vefatı. O kadar düşünceli, ince bir insandı. Bana seneler once baş sağlığı dilerken sevgili Ataç’çığımız, şimdi hale bak!

Dün o seneler önceki son yazışmalarımızı okurken, ruhunun güzelliğini, içtenliğini, hassasiyetini o kadar çok hissettim ki...

Çok çok acı...

Yeri doldurulamaz, çok insana dokunabilen pırlanta gibi bir insandı. Nurlar içinde yatsın sevgili Ataç’ımız, hayatımız boyunca artık içimizde yaşayacak .

KEŞ

Rahmetli Cengiz için lisede bir tören yapılıyordu 1990’da. O vefat beni çok etkilemişti, çok erkendi. İki göz iki çeşme ağlıyordum. O anda Ataç kolunu omuzuma koydu ve teselli etti, onca kişi içinde, o durum içinde, benimle ilgilenmeyi ihmal etmedi. Sanki şimdi yine o her daim gülen yüzüyle, "Üzülme Keş’im" der gibi. Bu sonsuzlukta ha 19 yıl, ha 52 yıl, ha 90 yıl yaşamışsın çok da büyük bir fark yok aslında, ama yaşadığın yılları Ataç gibi güler yüzle, neşeyle, kimseyle papaz olmadan, herkesle güzellikle geçirdiysen, geçirebildiysen ne mutlu. Benim zamanım gelip de göçene kadar benim bir parçam olarak kalacaksın Ataç’çığım, o 2 diş dolgusu dahil olmak üzere:). 

Hakkını helal et.

ŞABO

Serdarcığım beni mazur gör hâlâ kafamı toplayamadım. Benden 2 cilt kitap çıkar ama inan aklım ve kalbim bin parça.

MAYDO

Anı değil de genel bir şey yazayım...

"Galatasaray Lisesi iyi insanlar okuludur her şeyden önce” der Umur Talu ağabeyimiz. Ataç da o insanların en özellerinden biriydi."

OLCAYTO

Herşeyin gücümüze gittiği, karamsarlığımızın arttığı bu günlerde yolumuzdaki ışıklardan biriydin can kardeşim Ataç’ım. Bize bu ağır geldi, ışığımız söndü, sen bambaşkaydın.

Ablam ile yeğenim tedavi için sana geldikten sonra ablam ile konuşurken, “Ne kadar iyi bir arkadaşın ve ne kadar iyi bir doktor, hiçbir şey hissetmedik, sanki bizi uyutarak yaptı” dedi. (Hep tatlı dilin güzel kalbinle yapıyordun bunları) “Evet” dedim, o bambaşkadır…

GENCO

(Antalya’da yaşayan bir arkadaşımız)

Ne mutlu bana ki pandemi öncesi Ataç ile buluşabildim. Çok eğlendik, dünya güzeli eşi ve dünyalar güzeli kızı ile de tanıştım. Sanki en son geçen hafta görüşmüşüz gibi sohbet ettik, okuldaki anıları tazeledik. O kadar mutlu oldum ki Ataç’ı gördüğüme…

Her sene Antalya’ya geldiğinde hep görüşecektik artık…

Ama olmadı...

Sonra bir ‘şerefinize’ paylaşımımda anladım kardeşimin hasta olduğunu. Telaşlandım ama o çok emindi bu illetten kurtulacağına, öyle emindi ki beni bile ikna etti. “İyi ellerdeyim merak etme” dedi. Sonrasında 1-2 kere daha görüştük, hep iyi hep pozitifti. Vefatından bir gün önce aklıma düştü, bir arayayım dedim.

Dedim de…

Ben arayamadan iskoç’un paylaşımını gördüm, yıkıldım. Bir insan ancak bu kadar insan olabilirdi. Çok özlenecek müthiş biriydi Ataç’ımız.

Şerefine kardeşim, ışıklar ile uyu…

BICIR

Cuma gününü nasıl geçirebildim bilemiyorum hatta hatırlamıyorum.

Son olarak salı günüydü, konuştuk, dinlemek istedim kendisini zira gruplarda nadiren yazıyor gibi geliyordu. Arada konuşurduk turizm sebebiyle. Fikir danışırdı çok gülerdik. “Rakısız gitmem” derdi Tayland’a, Tayland hayranıydı. Geyiğimizi yaptık güldük dertleştik, “Emin ellerdeyim merak etme” dedi.

Biz yine rakı içeceğiz beraber; bazen İstanbul’da, bazen Tayland’da…

Ataç, buradaki herkes gibi çok özledim seni.

NURLAR İÇİNDE UYU...

IŞIKÎ

Ah Ataç’ım ah… Çok erken ayrıldın aramızdan. Daha çoook şakalaşacaktık, muzipliklerinle güldürecektin bizi, gülecektik beraber. Daha çoook birinç olacaktın buluşmalara, toplanmalara. Daha çoook sohbetler edecektik neşemize neşe katıp. Daha çoook şerefe yapacaktık rakı kadehlerimizle. Daha çoook kokteyl tarifleri verecektin bize, rakılı olanlarıyla da kızdıracaktın Aspi’yi. Daha çoook “Şafağım Işığım” diyecektin bana. Çok erken çok...

ERİŞEN

ATAÇ’ıma bir gün yine gitmiştim. Önce klasik olarak para almak istemedi, neyse o kısmı çözdük. “Dur bırakmam” dedi, kapattı dükkanını, Eleos'a götürdü beni.  Çok güzel muhabbet, rakı gidiyor. Kardeşim sigarayı bırakmıştı.

Ben içiyorum tabii, “Yaaa” dedi. “Senden bir şey isteyeceğim.” Bir paket Djarum Black aldı seyyar sigaracıdan. “Al” dedi “Bunu iç.”

“Sana ne ya” dedim...

O kendine has söyleyişiyle, “Kokusunu seviyom” dedi.

Üç beş Djarum içtim karanfilli, suratına suratına üfledim.

Öyle bir anı işte...

ASENA

Galatasaray Lisesi’nden dönem arkadaşımız olan eşim Asena da birkaç cümle ile veda etmek istedi...

“Dostlar ırmak gibidir

Kiminin suyu az, kiminin çok

Kiminde elleriniz ıslanır yalnızca

Kiminde ruhunuz yıkanır boydan boya”

...demiş ya Can Yücel işte Ataç’ımız da gülüşünde, duruşunda, insanlığında ruhumuzun yıkandığı böylesi bir dosttu. İncitmeden, kırmadan söyler, hepimizin iyiliğini düşünür, kimseyle boş tartışmalara girmezdi. Hayatlarımıza dokunuşu gibiydi dişimize dokunuşu da.. İncitmeden, seve seve, neşeyle.. şarkılar söylerdi dolgumuzla uğraşırken mesela. Gamze’sini çok severdi. “Çalışmasın artık” demişti, “Bana kapıyı o açsın istiyorum akşam eve döndüğümde.” Hepimizin derdi, derdi olmuştu. Adeta can simidimdi benim. İyi günde, kötü günde hep beraberdik. O gülen yüzüne ölüm hiç yakışmadı be Ataç. Hakkını helal et dostum.

[email protected]

Yorumlar (0)

Kalan karakter : 450
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!

Yazarın Diğer Yazıları

Tek yüzük!
21 Haziran 2022 14:51

Güç zehirlenmesi
20 Haziran 2022 14:51

Hiçbir şey bile daha iyi!
14 Haziran 2022 14:51

Çekirgeler
09 Haziran 2022 14:51

Ne kalkınma ne adalet!
04 Haziran 2022 14:51

Pistiolis’i ben yazmayayım!
28 Mayıs 2022 14:51

Güzel şeyler de oluyor
26 Mayıs 2022 14:51

Bıçak kemiğe dayandı
21 Mayıs 2022 14:51

Atatürk boyunuzu aşar
17 Mayıs 2022 14:51

AKP tükendi
12 Mayıs 2022 14:51

Tutan tuttuğunu...
09 Mayıs 2022 14:51

Tutan tuttuğunu...
09 Mayıs 2022 14:51

Hükümet istifa!
02 Mayıs 2022 14:51

Eğer Galatasaraylı’ysan ...
29 Nisan 2022 14:51

Seçim özel
28 Nisan 2022 14:51

Çekin elinizi Galatasaray’dan
20 Nisan 2022 14:51

Bir hayalim var...
12 Nisan 2022 14:51

Yüzsüz!
05 Nisan 2022 14:51

Galatasaray akıldır
21 Mart 2022 14:51

Galatasaray asaleti
18 Mart 2022 14:51

İyi ki Galatasaraylıyım (II)
12 Mart 2022 14:51

Riya!
09 Mart 2022 14:51

Savaş ve zeytin
03 Mart 2022 14:51

Baş iblis ABD!
25 Şubat 2022 14:51

Geççek tabii ki
19 Şubat 2022 14:51

Türk, çalış, öğün, güven
10 Şubat 2022 14:51

Arabada Beş Evde Onbeş!
07 Şubat 2022 14:51

Konu: Galatasaray ve pahalılık
05 Şubat 2022 14:51

Beterin beteri de oldu!
31 Ocak 2022 14:51

Kabak tadı!
28 Ocak 2022 14:51

Galatasaray rahatladı
26 Ocak 2022 14:51

Cambaza bak!
25 Ocak 2022 14:51

Galatasaray yıkılmaz
18 Ocak 2022 14:51

Nur’suzlar!
14 Ocak 2022 14:51

Atam sen çok yaşa
12 Ocak 2022 14:51

Martavalistan!
08 Ocak 2022 14:51

Kazaklar
05 Ocak 2022 14:51

Dolar gördüğünü unutmaz
02 Ocak 2022 14:51

Keriz silkeleme!
27 Aralık 2021 14:51

Zorba(y)
20 Aralık 2021 14:51

Kim Jong-il
18 Aralık 2021 14:51

Battık bittik çareyi Bakara’da arıyoruz!
13 Aralık 2021 14:51

İyi ki Galatasaraylıyım
11 Aralık 2021 14:51

Ayıp!
09 Aralık 2021 14:51

Kötülüğün maddeleşmiş hali
06 Aralık 2021 14:51

Âşıklar şehri
01 Aralık 2021 14:51

Çünkü TFF yok!
26 Kasım 2021 14:51

Uzatmanın anlamı yok
19 Kasım 2021 14:51

Dolar her şeyi ezdi!
18 Kasım 2021 14:51

Galatasaray düşmanı!
04 Kasım 2021 14:51

Amiral battı!
27 Ekim 2021 14:51

Pandora’nın Kutusu!
25 Ekim 2021 14:51

Halkından korkan lider!
11 Ekim 2021 14:51

Anca gazoz olursun!
01 Ekim 2021 14:51

Cebimizdeki para
25 Eylul 2021 14:51

Suçlu ayağa kalk
23 Eylul 2021 14:51

Abdülkadir’in suçu ne!
16 Eylul 2021 14:51

Ülkenin turşusu çıktı
10 Eylul 2021 14:51

Themis kan ağlıyor
03 Eylul 2021 14:51

Mustafa Kemal’in askerleriyiz
30 Ağustos 2021 14:51

HAİN!
17 Ağustos 2021 14:51

Biraz sakin!
11 Ağustos 2021 14:51

Türkiye’dir Galatasaray
04 Ağustos 2021 14:51

Kendi düşen ya yanar ya boğulur!
02 Ağustos 2021 14:51

Tımarhanede bugün
29 Temmuz 2021 14:51

Sivrisinek
23 Temmuz 2021 14:51

Exxen kaydı!
22 Temmuz 2021 14:51

Eyyyy Galatasaraylılar!
18 Temmuz 2021 14:51

Kandırılmasız iyi bayramlar!
16 Temmuz 2021 14:51

Kifayetsiz TFF
13 Temmuz 2021 14:51

Galatasaray tarihi değiştirebilir
09 Temmuz 2021 14:51

Ülke ne hale gelmiş!
06 Temmuz 2021 14:51

Seçim sonuçları ne dedi?
21 Haziran 2021 14:51

Galatasaray’da seçim bayramdır
18 Haziran 2021 14:51

Galatasaraylılar’a çağrıdır
10 Haziran 2021 14:51

Saray’da curcuna!
26 Mayıs 2021 14:51

YETER!
25 Mayıs 2021 14:51

Ekilmemiş buğdayla nasıl ekmek yapılır?
21 Mayıs 2021 14:51

Kaçan şampiyonluk yönetime yazar
16 Mayıs 2021 14:51

Fatih Hoca bırakacak!
08 Mayıs 2021 14:51

Basın özgürlüğü!
03 Mayıs 2021 14:51

Fasulyeden kapanma!
27 Nisan 2021 14:51

Atatürk uzaylı mı!
23 Nisan 2021 14:51

Albayrak’tan kadınlara büyük ayıp
16 Nisan 2021 14:51

Açık hava tımarhanesi!
14 Nisan 2021 14:51

Boş işler müdürü!
08 Nisan 2021 14:51

Vahdettin isimli müdür mü olur!
05 Nisan 2021 14:51

Ali Koç’un Galatasaray kompleksi!
31 Mart 2021 14:51

Korkaktan sporcu olmaz!
22 Mart 2021 14:51

Andımız kırmızı çizgimizdir!
17 Mart 2021 14:51

Şampiyonu kim belirler?
15 Mart 2021 14:51

Belhanda özel!
11 Mart 2021 14:51

Futbolda fitne fücur dönemi
10 Mart 2021 14:51

Galatasaray Galatasaray’dır
04 Mart 2021 14:51

Papaz her gün pilav yemez...
01 Mart 2021 14:51

Üç büyükler!
19 Şubat 2021 14:51

Bir başkadır Galatasaray Ruhu
15 Şubat 2021 14:51

Galatasaray’ı doğruyorlar!
12 Şubat 2021 14:51

Uzay adamı bozar
10 Şubat 2021 14:51

Derbiyi isteyen kazansın!
05 Şubat 2021 14:51

Çökmüş zihniyetin tutsakları
01 Şubat 2021 14:51

Cin Aliler işbaşında!
25 Ocak 2021 14:51

Böylesi görülmedi!
23 Ocak 2021 14:51

Dağ fare doğurdu!
15 Ocak 2021 14:51

Başkasına söz söylemeye hakkımız yok!
12 Ocak 2021 14:51

Futbolumuzun derdi çifte standart
06 Ocak 2021 14:51

Kimin yöneticisi daha kötü!
24 Aralık 2020 14:51

Öz kardeş Fenerbahçe
14 Aralık 2020 14:51

Başkana sızlanmak yakışmaz!
05 Aralık 2020 14:51

Galatasaray ezdi
30 Kasım 2020 14:51

Mustafa Cengiz fiyaskosu
23 Kasım 2020 14:51

N’oldu, arı mı soktu!
19 Kasım 2020 14:51

Seçim yalanı!
11 Kasım 2020 14:51

Utanma evde ders çalışıyor!
26 Ekim 2020 14:51

Galatasaray Sirki
24 Ekim 2020 14:51

Kendine gel Başkan!
22 Ekim 2020 14:51

Türkiye’dir Galatasaray
17 Ekim 2020 14:51

Galatasaraylılığı bitiren (biten) isimler
15 Ekim 2020 14:51

Galatasaray’da bir ilk!
09 Ekim 2020 14:51

Kel göründü!
05 Ekim 2020 14:51

Galatasaray’ın en önemli maçı
01 Ekim 2020 14:51

Fenerbahçe’yi yenmenin şifresi
25 Eylul 2020 14:51

Artık zamanı geldi Başkanım!
23 Eylul 2020 14:51

Saray’da işler yolunda
21 Eylul 2020 14:51

“GAL” değil “GS”
15 Eylul 2020 14:51

Futbol da var skor da
14 Eylul 2020 14:51

Galatasaray’ı yönetemediler!
11 Eylul 2020 14:51

Bir Anadolu çocuğu aranıyor!
03 Eylul 2020 14:51

Galatasaray’ın çaresiz yönetimi!
27 Ağustos 2020 14:51

Galatasaray’da tesadüf olmaz
24 Ağustos 2020 14:51

Başkan, Galatasaray’ı sevmiyor mu!
20 Ağustos 2020 14:51

Galatasaray laiktir
13 Ağustos 2020 14:51

Okullar açılmasın, ligler başlamasın
12 Ağustos 2020 14:51

Gitmeyi bile beceremediler!
10 Ağustos 2020 14:51

Arda ve dolar
06 Ağustos 2020 14:51

Galatasaray’ın altında ezildi
04 Ağustos 2020 14:51

Futbolumuzun kara sezonu!
27 Temmuz 2020 14:51

Federasyonun başına bak!
18 Temmuz 2020 14:51

Galatasaray’da seçim var
16 Temmuz 2020 14:51

Florya’nın feryadı!
12 Temmuz 2020 14:51

Ruhsuzlar!
08 Temmuz 2020 14:51

Resmen facia!
06 Temmuz 2020 14:51

Korku imparatorluğu!
29 Haziran 2020 14:51

Tüm Yazılar