Serdar Dinçbaylı
[email protected]

Açık hava tımarhanesi!

14 Nisan 2021 18:33

Açık hava tımarhanesi!

Açık hava tımarhanesi!

Ülkenin son durumu öyle tuhaflaştı ki anlatabilmeye kelimeler yetecek mi bilemiyorum!

Spordan siyasete, sokak hayatından pandemisine kadar resmen delirdik. Her şeyin kan ter içinde uyanacağımız bir kâbus olması için en sevimli halimi takınıp dua ediyorum ama nafile! Norveç, İsveç, Danimarka gibi her işini halletmiş ülkeler bizim bir haftada yaşadıklarımızı son çeyrek yüzyılda yaşamamışlardır.

BAŞKAN DİSİPLİNE

Galatasaray Başkanı Mustafa Cengiz seçildiği ilk günden bu yana ekran, kürsü ayrımı yapmadan yaptığı gaflarla gündeme geldi. Yönetiminin beceriksizliğini örtme adına yapılmış bir kurnazlık mı diye düşünmeden duramıyorum. Günümüzün modası; ekonomi batıyor mu, hemen gündeme türban, sakal, Kadıköy Vapurundan inen her yeri görünen kadınlar vs. gibi bir konu bırak. Basınından sosyal medya maymunlarına, hacısından hocasına, marjinalinden mütedeyyinine hepimiz o bırakılan konuyu didiklerken ekonomik batış ikinci planda unutulur. Acaba diyorum, Mustafa Bey bizimle böyle mi kafa buluyor. Düne kadarki; işlevini yapamayan koca, köfteler, folofoş, yarı hukukçu, kıyyam, gıybet, gavur gibi saçmalamalarına kızdık, çokça da güldük. Ama dün Mustafa Bey oyuncularının şeref ve haysiyetini sorguladı, GS TV’de, canlı yayında. Bugüne kadarki en kötü başkan değil, önümüzdeki 200-300 yılın da en kötü başkanı o olacak. Pandemi mandemi artık seçimden kaçış yok. Belki Mayıs'ta değil ama Haziran'da garanti seçim var. Başkan dün futbolcularının haysiyet ve şerefini sorgulayan ilk Türk kulübü başkanı unvanını ele geçirdi. İstifa edip çekip gitse bile disipline verilen ilk başkan olarak da tarihe geçecek, bugün ya da yakın gelecekte.

Kendisini rezil etmesi kimseyi ilgilendirmez ama koca bir camiayı yerin dibine sokmasının artık kabul edilebilecek bir özrü kalmadı.

FİRAVUNUN MUSA’SI...

Galatasaray başkan adaylarından biri de Eşref Hamamcıoğlu. Geçen aya kadar Galatasaray Divan Kurulu Başkanı’ydı. Tarihte ilk defa oluyor; Divan Başkanlığı koltuğundan kulüp başkanlığı koltuğuna yatay geçiş yapma isteği. Kendi adıma ben bıktım artık Galatasaray’da ilkleri yaşamaktan.

Eşref Hamamcıoğlu seçildiği ilk günlerden itibaren Mustafa Bey’in hatalarını yüzüne vurdu, Yönetim-Divan arası tarihte hiç bu kadar açık olmamıştı. Yönetim, Divan toplantılarına bile katılmama kararı aldı. Divan da yönetimin yanlışlarını söylemeye devam etti. Ancak Eşref Hamamcıoğlu’nun adaylığını açıklamasıyla her şey yeniden anlam kazandı. Galatasaray Başkanlığı için yapılmış tüm yapılanlar. Nasıl ki Mustafa Bey oluşan Dursun Özbek karşıtlığı sayesinde o koltuğa oturdu, Eşref Hamamcıoğlu da oluşan Mustafa Cengiz antipatisini kullanarak başkanlık koltuğuna oturmaya çalışıyor algısı oluştu. Bu algı bile Eşref Hamamcıoğlu’nu töhmet altında bırakmaya yetiyor. Adaylığını bir kez daha gözden geçirmesinde büyük fayda görüyorum.

İLK KEZ SAHADA İFTAR GÖRDÜK

GZT Giresunspor-Ankara Keçiörengücü maçında yaşanan sakatlık ile ezan saati denk gelince, oyuncular maç sırasında oruçlarını açtılar.

Bırakın “Arkadaşları canıyla uğraşırken bunlar midelerini düşünüyorlar” gevşekliğini, maç günü oruç tutmak haram yemektir. Kulüp sana dini inancın nedeniyle para vermiyor, fiziki yeteneklerin için milyonları sayıyor. Uzmanından öğrendim, oruç tutma sporcunun performansını düşürüyor ve sakatlanma riskini artırıyor. Maçların iftar vaktinde oynandığını düşünürsek bu riskler ve performans düşüklükleri o saatler için çok daha olası. Bir de kan şekerin en düşük seviyeye inmişken, maksimum efor sarfederken bir şeyler yemenin zararlarının yorumunu da kardiologlara bırakıyorum.

Yine de maç sırasında futbolcuların oruç açması ilk defa böylesine aleni kameralara yansıdı. Öyle günler yaşıyoruz ki millet ne kadar dindar olduğunu göstermek için neredeyse yarışma programı düzenleyecek. Böyle görgüsüzlüklere aslında dinimizde yer yok. Atalarımız ibadetin kişisel bir şey olduğunu tavsiye eden sözler bırakmış bize. “Parayla imanın kimde olduğu belli olmaz” derken, “Paranızı da imanınızı da övünmek için kullanmayın” tavsiyesinde bulunmuşlar. Ama maalesef Yeni Türkiye’de bu tevazu kalmadı. Din siyasetin, siyaset de paranın vesayeti altına girmiş!

Allah sonumuzu hayır etsin inşallah!

AYRANIN YOK İÇMEYE...

Çok zengin bir ülkeyiz ya, işsizlik yok memlekette, istediğimizi alıyoruz, asgari ücretli açlık sınırında değil, anneler marketlerde çikolata raflarının önünde vücutlarını çocuklarına siper yaparak dolaşmıyorlar, cebimizde 100 lira bir gecede 80 liraya düşmüyor ya. Abuk sabuk Arap ülkelerine yardım için Birleşmiş Milletler’den bile öndeyiz. Evdeki çoluk çocuk açken meyhanede arkadaşlarına masa donatmaktır bunun karşılığı.

Adalet emekçileri, avukatlar, savcılar, hakimler bütün gün adliyede. Milyonlarca dava var sırada. Mahkeme salonları dolup dolup boşalıyor. Günde 30 civarı dava görülüyor. Yayılmayı marifet sanan virüs için bir cennet bu ortam. Bari hukuk çalışanlarını aşılasak değil mi! Yeterli aşı gelmiyor, dolayısıyla hukukçulara sıra gelmiyor. Külliyen yalan. Türkiye’de 150 bin avukat var. Geçen gün Libya’ya 150 bin doz aşı yardımı yaptık.

“Kardeş Libya’ya 150 bin aşı gönderdik” diye kostaklanacağımıza, “Aşısız avukat bırakmadık” diye övünsek ne güzel olur değil mi!

Cumhuriyetçilik, milliyetçilik, halkçılık, laiklik, devletçilik, inkılapçılık.

Şimdi Yüce Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ü çok daha iyi anlıyoruz değil mi? Bize bir cümlede ülkenin nasıl yönetilmesi gerektiğini izah etmiş. Başka bir cümlede de eksenden kayıldığında ne yapmamız gerektiğini anlatmış:

Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.

AY’DAN PATATES SOĞANA

“Ay’a gidiyoruz” diye gündem değiştirmeye kalktı Sayın Cumhurbaşkanı. Aslında “Ay’a dört şeritli otoban yapacağız” söylemi kadar absürt bir açıklamaydı. Sadece ânı kurtarmak adına yapıldığı o kadar belliydi ki. Tabii ki bir kesim var ne dense inanıyor, kara cahilin bile kapkarası. Hâlâ beyinlerinde canlı hücresi olan bir grup var hiçbir şeyi yemiyor. Bir de yavşaklar var, her saç teline yapışıp konağının kanını emerek rahat yaşam sürmek isteyen bir bit olmak isteyen. Onlar her şeyin farkındalar ama tek adamın her buyruğuna biat ederek çok daha kolay yaşamayı tercih ediyorlar. Aynı havayı solumak bile mide bulandırıcı bu tiplerle!

Neyse, “Aya seyahat” diye başladı macera bedava patates soğanla sonuçlandı. Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ın yardım kampanyalarına karşılık AKP danışmanları anca patates soğan düşünebilmişler. Yine de millete hizmet, yardım iyidir, tebrik ederim. Yalnız çaya benzemez patates soğan, dağıtırken fırlatmamak lazım, kafa yarabilir!

KİMİ KİME ŞİKAYET EDECEĞİZ!

Osmaniye Devlet Hastanesi'ne gelen Cumhuriyet savcısı, sırası gelmediği için kendisini muayene etmeyen doktoru gözaltına aldırdı.⁣ Hem de elleri arkadan kelepçeli şekilde.

Delirmemek elde değil.

Doktor, “Başka bir hastayı muayene ederken odaya bir adam sertçe girdi, muayene olması gerektiğini ve başsavcı olduğunu söyledi. Mümkün olmadığını söyledim. Benimle uğraşacağını söyleyerek polis çağırdı. Ellerim arkadan kelepçelenerek karakola götürmek istediler” diyor kabaca. Başsavcılık ise, savcının randevusu olduğu halde doktorun izinli olduğunu öne sürüp savcıyı muayene etmediğini ve hakaret ederek güvenlik görevlileriyle savcıyı dışarı çıkartmak istediği için hakaret suçundan gözaltına alındığı açıklamasını yapıyor. Adalet Bakanı Abdülhamit Gül de savcı M.B. hakkında HSK'ye inceleme izni veriyor.

Diyelim savcı M.B. sonuna kadar haklı. Onun yerinde ben olsaydım bu kadar kolay ve çabuk gözaltı, kelepçe falan olabilir miydi?

Kendim yaşadım, adliyede şoförlü lüks bir araba engelli yerine park etti. Şoföre buraya park edemeyeceğini söyledim, “Savcı Bey öyle istedi” dedi. Polise gittim, “Savcıya müdahale edemiyoruz” dedi. Savcıyı bekledim, sordum, “Haaa, öyle mi” dedi çekip gitti. Giderken de, “Dua et yanımda misafirler var, yoksa seninle uğraşırdım. Sonra da bana hakaret etti der arkadan kelepçelettirerek içeri atarım” bakışı attı.

İşin en can alıcı bölümü ise neden içimizde doktorun söylediklerine inanma hissi bir fil kadar ağır basıyor. Sayın Gül’ün önce bu önyargımızı araştırması gerek.

SAKIN HA!

Bu ülkede 60-70 yıldır başarılı politikacı yok. Hangisi daha başarısız diye sıralama yapabilmek çok zor. Yine de Sayın Kılıçdaroğlu benim ilk 10’umun içinde. AKP’nin oy kaybı yaşamasıyla beraber CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu bir heves sardı. “Ortak görüş olursa cumhurbaşkanı adayı olurum” açıklamasını dehşetle okudum.

Önce kendisine, sonra da yakın çevresine sesleniyorum...

Elde iki adet aday adayı var. Artık çok açık, CHP’nin geleceği bu iki isimle şekillenecek. 10 senede bir arpa boyu yol katedemediniz. Ortak görüş olarak size cumhurbaşkanlığına aday olmamanızı öneriyor bu halk, hatta mutlu bir emekliliği de gönülden diliyor.

BİZİ YÖNETENE BAK!

AKP İstanbul Milletvekili Ahmet Hamdi Çamlı, sosyal medya hesabı Twitter'dan "Laiklik İhdası" notuyla bir paylaşım yaptı. Çamlı, 10 Nisan 1928 günü Anayasa'dan çıkarılan "Devletin dini, İslam dinidir" maddesini hatırlatarak "Laiklik anlayışı yönetici aklın inisiyatifine terk edilemez. Hiçbir ön kabul olmaksızın masaya yatırılması, gözden geçirilmesi gereken, mühim anayasal bir madde ve problemdir" açıklamasını yaptı.

Tabii her zamanki gibi, “Bu adam bizi yönetenler arasında nasıl yer alabiliyor” diye düşünerek izliyoruz sayın milletvekilini. Ne dediğinin, neleri kurcaladığının o kadar farkında değil ki!

Biz ne desek boş. AKP milletvekili Ahmet Hamdi Çamlı’yı bizzat Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı sıfatıyla, “Sen bir sus, ne dediğini bilmiyorsun. Ülkede kardeşi kardeşe kırdıracaksın. Türkiye Cumhuriyeti laiktir ve laik kalacak” diye uyarması gerek.

MASAL KAHRAMANI BAKAN!

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’yı her gördüğümde Geppetto Usta’nın kendisine tahtadan yaptığı oğlu Pinokyo aklıma geliyor. Nedenini çözemedim.

Neyse sayın bakanımız şöyle bir açıklama yapmış, “Virüsün yayılmasında hepimizin suçu var, 84 milyonun.”

Bir dur bakalım Sayın Bakan, benim kabahatim yok, yakın çevremdekilerin de. Aşı sırası gelen oluyor, maskemizi burnumuzu da örtecek şekilde takıyoruz. Mutasyonlu virüs geldiğinden bu yana çift maske takıp mecbur olmadıkça dışarı çıkmıyoruz. Dezenfektan ve kolonya en yakın yârimiz oldu, onlarsız helaya bile gitmiyoruz.

Hani dindar nesil yetiştireyim derken kazara kindar bir nesil yetiştiren AKP’nin aynı zamanda bilinçsiz bir nesil yetiştirdiğini de hiç düşündünüz mü?

Sokağa çıkma yasağını sallayan yok, maskesini düzgün takan yok, kasa kuyruğunda öpüşme mesafesine yanaşmayan yok.

Bu bilinçsizliğe karşı kapanacaksak tam kapanacağız. Marketinden fırınına kadar. Sıkıyönetim zamanı gibi. Ekmek kapıya gelecek, market de. Bir ay sıksak, yeneriz virüsü. Her şeye rağmen hâlâ yaşıyorsak demek ki bünyemiz sağlam.

Baksanıza bilim kurgu filmi bir organizasyona rağmen hâlâ günde 250 civarı kaybımız var. Hangi film mi, geçenlerde izledim. Virüsü tüm ülkeye yaymak isteyen bir grup var. Düşünüp taşınıyorlar. Ülkenin her şehrinden yirmişer, otuzar otobüs kaldırıp belirledikleri bir merkezde onbinlerce insanı saatlerce kapalı bir alana balık istifi yığıyorlar. Sonra aynı otobüslerle geldikleri yere postalıyorlar. Virüs bir anda tüm ülkeyi sarıyor, patlama yapıyor.

İşte böyle bir ülkede yine de yaşamayı başardığımıza göre çok sağlamız. Yalnız beyinler yavaş yavaş alarm vermeye başladı, özellikle düşünebilenler!

[email protected]

Yorumlar (0)

Kalan karakter : 450
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!

Yazarın Diğer Yazıları

Tek yüzük!
21 Haziran 2022 18:33

Güç zehirlenmesi
20 Haziran 2022 18:33

Hiçbir şey bile daha iyi!
14 Haziran 2022 18:33

Çekirgeler
09 Haziran 2022 18:33

Ne kalkınma ne adalet!
04 Haziran 2022 18:33

Pistiolis’i ben yazmayayım!
28 Mayıs 2022 18:33

Güzel şeyler de oluyor
26 Mayıs 2022 18:33

Bıçak kemiğe dayandı
21 Mayıs 2022 18:33

Atatürk boyunuzu aşar
17 Mayıs 2022 18:33

AKP tükendi
12 Mayıs 2022 18:33

Tutan tuttuğunu...
09 Mayıs 2022 18:33

Tutan tuttuğunu...
09 Mayıs 2022 18:33

Hükümet istifa!
02 Mayıs 2022 18:33

Eğer Galatasaraylı’ysan ...
29 Nisan 2022 18:33

Seçim özel
28 Nisan 2022 18:33

Çekin elinizi Galatasaray’dan
20 Nisan 2022 18:33

Bir hayalim var...
12 Nisan 2022 18:33

Yüzsüz!
05 Nisan 2022 18:33

Galatasaray akıldır
21 Mart 2022 18:33

Galatasaray asaleti
18 Mart 2022 18:33

İyi ki Galatasaraylıyım (II)
12 Mart 2022 18:33

Riya!
09 Mart 2022 18:33

Savaş ve zeytin
03 Mart 2022 18:33

Baş iblis ABD!
25 Şubat 2022 18:33

Geççek tabii ki
19 Şubat 2022 18:33

Türk, çalış, öğün, güven
10 Şubat 2022 18:33

Arabada Beş Evde Onbeş!
07 Şubat 2022 18:33

Konu: Galatasaray ve pahalılık
05 Şubat 2022 18:33

Beterin beteri de oldu!
31 Ocak 2022 18:33

Kabak tadı!
28 Ocak 2022 18:33

Galatasaray rahatladı
26 Ocak 2022 18:33

Cambaza bak!
25 Ocak 2022 18:33

Galatasaray yıkılmaz
18 Ocak 2022 18:33

Nur’suzlar!
14 Ocak 2022 18:33

Atam sen çok yaşa
12 Ocak 2022 18:33

Martavalistan!
08 Ocak 2022 18:33

Kazaklar
05 Ocak 2022 18:33

Dolar gördüğünü unutmaz
02 Ocak 2022 18:33

Keriz silkeleme!
27 Aralık 2021 18:33

Zorba(y)
20 Aralık 2021 18:33

Kim Jong-il
18 Aralık 2021 18:33

Battık bittik çareyi Bakara’da arıyoruz!
13 Aralık 2021 18:33

İyi ki Galatasaraylıyım
11 Aralık 2021 18:33

Ayıp!
09 Aralık 2021 18:33

Kötülüğün maddeleşmiş hali
06 Aralık 2021 18:33

Âşıklar şehri
01 Aralık 2021 18:33

Çünkü TFF yok!
26 Kasım 2021 18:33

Uzatmanın anlamı yok
19 Kasım 2021 18:33

Dolar her şeyi ezdi!
18 Kasım 2021 18:33

Galatasaray düşmanı!
04 Kasım 2021 18:33

Amiral battı!
27 Ekim 2021 18:33

Pandora’nın Kutusu!
25 Ekim 2021 18:33

Can dostum...
19 Ekim 2021 18:33

Halkından korkan lider!
11 Ekim 2021 18:33

Anca gazoz olursun!
01 Ekim 2021 18:33

Cebimizdeki para
25 Eylul 2021 18:33

Suçlu ayağa kalk
23 Eylul 2021 18:33

Abdülkadir’in suçu ne!
16 Eylul 2021 18:33

Ülkenin turşusu çıktı
10 Eylul 2021 18:33

Themis kan ağlıyor
03 Eylul 2021 18:33

Mustafa Kemal’in askerleriyiz
30 Ağustos 2021 18:33

HAİN!
17 Ağustos 2021 18:33

Biraz sakin!
11 Ağustos 2021 18:33

Türkiye’dir Galatasaray
04 Ağustos 2021 18:33

Kendi düşen ya yanar ya boğulur!
02 Ağustos 2021 18:33

Tımarhanede bugün
29 Temmuz 2021 18:33

Sivrisinek
23 Temmuz 2021 18:33

Exxen kaydı!
22 Temmuz 2021 18:33

Eyyyy Galatasaraylılar!
18 Temmuz 2021 18:33

Kandırılmasız iyi bayramlar!
16 Temmuz 2021 18:33

Kifayetsiz TFF
13 Temmuz 2021 18:33

Galatasaray tarihi değiştirebilir
09 Temmuz 2021 18:33

Ülke ne hale gelmiş!
06 Temmuz 2021 18:33

Seçim sonuçları ne dedi?
21 Haziran 2021 18:33

Galatasaray’da seçim bayramdır
18 Haziran 2021 18:33

Galatasaraylılar’a çağrıdır
10 Haziran 2021 18:33

Saray’da curcuna!
26 Mayıs 2021 18:33

YETER!
25 Mayıs 2021 18:33

Ekilmemiş buğdayla nasıl ekmek yapılır?
21 Mayıs 2021 18:33

Kaçan şampiyonluk yönetime yazar
16 Mayıs 2021 18:33

Fatih Hoca bırakacak!
08 Mayıs 2021 18:33

Basın özgürlüğü!
03 Mayıs 2021 18:33

Fasulyeden kapanma!
27 Nisan 2021 18:33

Atatürk uzaylı mı!
23 Nisan 2021 18:33

Albayrak’tan kadınlara büyük ayıp
16 Nisan 2021 18:33

Boş işler müdürü!
08 Nisan 2021 18:33

Vahdettin isimli müdür mü olur!
05 Nisan 2021 18:33

Ali Koç’un Galatasaray kompleksi!
31 Mart 2021 18:33

Korkaktan sporcu olmaz!
22 Mart 2021 18:33

Andımız kırmızı çizgimizdir!
17 Mart 2021 18:33

Şampiyonu kim belirler?
15 Mart 2021 18:33

Belhanda özel!
11 Mart 2021 18:33

Futbolda fitne fücur dönemi
10 Mart 2021 18:33

Galatasaray Galatasaray’dır
04 Mart 2021 18:33

Papaz her gün pilav yemez...
01 Mart 2021 18:33

Üç büyükler!
19 Şubat 2021 18:33

Bir başkadır Galatasaray Ruhu
15 Şubat 2021 18:33

Galatasaray’ı doğruyorlar!
12 Şubat 2021 18:33

Uzay adamı bozar
10 Şubat 2021 18:33

Derbiyi isteyen kazansın!
05 Şubat 2021 18:33

Çökmüş zihniyetin tutsakları
01 Şubat 2021 18:33

Cin Aliler işbaşında!
25 Ocak 2021 18:33

Böylesi görülmedi!
23 Ocak 2021 18:33

Dağ fare doğurdu!
15 Ocak 2021 18:33

Başkasına söz söylemeye hakkımız yok!
12 Ocak 2021 18:33

Futbolumuzun derdi çifte standart
06 Ocak 2021 18:33

Kimin yöneticisi daha kötü!
24 Aralık 2020 18:33

Öz kardeş Fenerbahçe
14 Aralık 2020 18:33

Başkana sızlanmak yakışmaz!
05 Aralık 2020 18:33

Galatasaray ezdi
30 Kasım 2020 18:33

Mustafa Cengiz fiyaskosu
23 Kasım 2020 18:33

N’oldu, arı mı soktu!
19 Kasım 2020 18:33

Seçim yalanı!
11 Kasım 2020 18:33

Utanma evde ders çalışıyor!
26 Ekim 2020 18:33

Galatasaray Sirki
24 Ekim 2020 18:33

Kendine gel Başkan!
22 Ekim 2020 18:33

Türkiye’dir Galatasaray
17 Ekim 2020 18:33

Galatasaraylılığı bitiren (biten) isimler
15 Ekim 2020 18:33

Galatasaray’da bir ilk!
09 Ekim 2020 18:33

Kel göründü!
05 Ekim 2020 18:33

Galatasaray’ın en önemli maçı
01 Ekim 2020 18:33

Fenerbahçe’yi yenmenin şifresi
25 Eylul 2020 18:33

Artık zamanı geldi Başkanım!
23 Eylul 2020 18:33

Saray’da işler yolunda
21 Eylul 2020 18:33

“GAL” değil “GS”
15 Eylul 2020 18:33

Futbol da var skor da
14 Eylul 2020 18:33

Galatasaray’ı yönetemediler!
11 Eylul 2020 18:33

Bir Anadolu çocuğu aranıyor!
03 Eylul 2020 18:33

Galatasaray’ın çaresiz yönetimi!
27 Ağustos 2020 18:33

Galatasaray’da tesadüf olmaz
24 Ağustos 2020 18:33

Başkan, Galatasaray’ı sevmiyor mu!
20 Ağustos 2020 18:33

Galatasaray laiktir
13 Ağustos 2020 18:33

Okullar açılmasın, ligler başlamasın
12 Ağustos 2020 18:33

Gitmeyi bile beceremediler!
10 Ağustos 2020 18:33

Arda ve dolar
06 Ağustos 2020 18:33

Galatasaray’ın altında ezildi
04 Ağustos 2020 18:33

Futbolumuzun kara sezonu!
27 Temmuz 2020 18:33

Federasyonun başına bak!
18 Temmuz 2020 18:33

Galatasaray’da seçim var
16 Temmuz 2020 18:33

Florya’nın feryadı!
12 Temmuz 2020 18:33

Ruhsuzlar!
08 Temmuz 2020 18:33

Resmen facia!
06 Temmuz 2020 18:33

Korku imparatorluğu!
29 Haziran 2020 18:33

Tüm Yazılar