banner16

Emek ve Özgürlük İttifakı, aday kararını açıkladı

Emek ve Özgürlük İttifakı, bileşenlerin Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’yla görüşmesinin ardından basın toplantısıyla seçimlere ilişkin tavrını açıkladı. Buna göre ittifak 14 Mayıs seçimleri için aday çıkarmayacak. 

22 Mart 2023
Emek ve Özgürlük İttifakı, aday kararını açıkladı

Emek ve Özgürlük İttifakı, 14 Mayıs’ta yapılacak seçimlerde cumhurbaşkanı adayı çıkarmayacağını açıkladı. İttifakın ‘Cumhurbaşkanlığı Seçimlerine İlişkin Deklarasyonu’nu okuyan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, “Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde tek adam yönetimine karşı tarihsel sorumluluğumuzu yerine getireceğiz. Ülkede demokrasinin, temel hak ve özgürlüklerin, toplumsal adaletin gerçekleşmesi için yoksulluğa, yolsuzluğa, talana ve ranta dayalı bir yönetimi sürdürmüş olan bu iktidardan, büyük tahribatın sorumlularından hesap sorma konusunda kararlıyız. Bu nedenlerle Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday çıkarmayacağımızı kamuoyu ile paylaşıyoruz” açıklamasını yaptı.

Emek ve Özgürlük İttifakı’nın bileşenleri Emekçi Hareket Partisi (EHP), Emek Partisi (EMEP), Halkların Demokratik Partisi (HDP), Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF), Türkiye İşçi Partisi (TİP) ve Toplumsal Özgürlük Partisi, bugün Ankara'da düzenlenen basın toplantısında; ittifakın cumhurbaşkanı seçimine ilişkin tutumunu açıkladı.

İttifakın cumhurbaşkanı adayı çıkarmayacağını açıklayan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, Emek ve Özgürlük İttifakı’nın ‘Cumhurbaşkanlığı Seçimlerine ilişkin Deklarasyonu’nu okudu. Deklarasyon şöyle:

“Türkiye tarihinin en kritik seçimlerinden birine iki aydan az bir zaman kaldı. Ülkenin ve toplumun geleceğini belirleyecek tarihsel bir andan geçiyoruz. Cumhuriyet’in ikinci yüzyılının eşiğinde, ülkenin 13. Cumhurbaşkanı seçilecek ve parlamento yeniden oluşturulacak. AKP iktidarının son yirmi bir yılda uyguladığı ekonomik ve sosyal politikalar hayatın her alanında büyük bir yıkım yaratmış; özgürlükleri kısıtlayan, baskı ve hukuksuzluklara dayalı uygulamalar sınır tanımamıştır. Yaşadığımız çoklu sorunlar, çözümsüzlük ve ağır bunalım her geçen gün derinleşmektedir. AKP-MHP iktidarı, toplumun bugününü çalmıştır ve yarınını da tehdit etmektedir. Ülkeye bir kâbus gibi çökmüş olan bu siyasi iktidar, her türlü tahakküm pratiklerini uygulayarak tek adam yönetimini ülkenin her bir karışına yaymış durumdadır. ‘Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ Türkiye halklarını nefessiz bırakmaktadır.

“ÜLKE VE TOPLUM OLARAK 15 MAYIS SABAHINA UMUTLA UYANACAĞIZ”

Türkiye’nin en temel ihtiyacı halkın egemenliğine dayanan gerçek ve güçlü bir demokrasidir. Evrensel hak ve özgürlüklerin tanındığı ve anayasal güvence altına alındığı, demokratik hukuk ilkelerinin geçerli olduğu, sosyal ve ekonomik hakların yaşam bulduğu bir düzen istiyoruz. Yerel katılım mekanizmalarının işlediği güçlü bir yerel demokrasi olmadan bu hedefe ulaşmak mümkün değildir. Ülke ve toplum olarak 15 Mayıs sabahına umutla uyanacağız. Demokratik değişimi gerçekleştirecek güçlerin parlamentoda çoğunluğu kazandığı, Kürt sorununda demokratik ve barışçı bir çözüm için Meclis’in asli bir irade olarak görüldüğü, tüm muhatapların şeffaf bir diyalog ekseninde özgür bir tartışma yürütebildiği, yurttaşların eşit, özgür ve barış içinde bir geleceği kuracağı günler bütün vicdan sahibi insanlarımızın özlem ve talebidir. 

“EMEK VE ÖZGÜRLÜK İTTİFAKI OLARAK KADIN ÖZGÜRLÜKÇÜ BİR YAŞAMI KURACAĞIZ”

Emek ve Özgürlük İttifakı, emekçilerin ve tüm ezilenlerin taleplerinin sözcüsüdür. Demokratik değişimin gücü ve inşa iradesidir. Halklarımızın haklarının yegane temsilcisi ve teminatıdır. Doğanın talanına karşı mücadelenin adresidir. Gençlerin özgür yaşamının güvencesidir. Türkiye’nin geleceğinin demokrasiyle buluşmasının anahtarıdır. Emek ve Özgürlük İttifakı olarak kadın özgürlükçü bir yaşamı kuracağız. Kadınların yok sayılmasına asla müsaade etmeyeceğiz. Kadınların yaşamın tüm alanlarında eşit ve özgür olacağı yarınların teminatı biziz. Kadınların, eşit temsiliyet ilkesiyle siyasette özne olmasının en güçlü savunucusuyuz. İttifakımız İstanbul Sözleşmesi’ni tekrar yürürlüğe sokacak ve kadınların tüm kazanımlarını anayasal güvence altına almak için var gücüyle mücadele edecektir. Ve bizler, on yıllardan gelen mücadele birikimi, deneyim ve ferasetimizle Türkiye halklarının demokratik egemenliğinin tesis edildiği günlere kavuşmak için kararlıyız.

“TEK ADAM SİSTEMİ VE RESTORASYON ARASINDA SIKIŞTIRILMAK İSTENEN HALKIMIZIN GERÇEK ALTERNATİFİ BİZLERİZ”

Türkiye’nin demokratikleşmesinin yolu Meclis’te emek, adalet ve barışta ısrar edenlerin, demokratik değişim ve dönüşümü gerçekleştirecek olanların, yani bizlerin önemli bir gücü elde etmesinden geçmektedir. Tek adam sistemi ve restorasyon arasında sıkıştırılmak istenen halkımızın gerçek alternatifi bizleriz.

“CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİNDE ADAY ÇIKARMAYACAĞIMIZI KAMUOYU İLE PAYLAŞIYORUZ”

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde tek adam yönetimine karşı tarihsel sorumluluğumuzu yerine getireceğiz. Ülkede demokrasinin, temel hak ve özgürlüklerin, toplumsal adaletin gerçekleşmesi için yoksulluğa, yolsuzluğa, talana ve ranta dayalı bir yönetimi sürdürmüş olan bu iktidardan, büyük tahribatın sorumlularından hesap sorma konusunda kararlıyız. Bu nedenlerle Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday çıkarmayacağımızı kamuoyu ile paylaşıyoruz. Halkın çalışma ve yaşam koşullarının iyileştirilmesinin, kamu yönetiminde adaletin sağlanmasının, toplumsal cinsiyet eşitliğinin, doğaya saygının, gençlere özgür yaşamın, barışçıl bir dış politikanın, tarafsız ve bağımsız bir yargının, özgürleşen kimliklerin ve en önemlisi de bütün bunları içeren demokratik bir anayasanın tesis edildiği bir siyasal iklimi inşa etmek acil hedefimiz ve mücadele sebebimizdir. Türkiye’nin çatışmaya değil aklı selim olanı uygulayarak barışmaya; toplumsal ve siyasal sorunlarımıza kalıcı, gerçekçi ve kapsayıcı çözümler üretmeye ihtiyacı var. Toplumu kutuplaştıran, gerginlik çıkaran, iç ve dış düşmanlar yaratarak huzursuzluğu büyüten, milyonlarca yurttaşın taleplerini ve özlemlerini görmezden gelen bir kişinin kazanma şansı olmayacaktır. Hep birlikte aydınlık bir geleceğe yürümenin, siyasal demokrasiyi inşa etmenin yolu birlikte mücadeleyi ve umudu büyütmekten, cesaretle yeni bir yaşam için adımlar atmaktan ve toplumun özlemlerini, ihtiyaçlarını karşılayacak politikaları kararlılıkla savunmaktan ve uygulamaktan geçiyor.”  

Emek ve Özgürlük İttifakı’nın diğer bileşenleri de şunları söyledi:

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş: Ben de hepinizi TİP adına saygıyla, sevgiyle selamlıyorum. Gerek yaptığımız ortak açıklama gerek yoldaşlarımızın vurguları bir çerçeve çiziyor. Biz Emek ve Özgürlük İttifakı’nı saray rejimine karşı en kararlı mücadeleyi veren kadınların, işçilerin, Türkiye halklarının ittifakı olarak tarif ediyoruz. Tarihsel sorumluluğumuzun farkında olduğumuzu ve buna uygun karar vereceğimizi söylemiştik. Bugün bunu ifade ettik. Emek ve Özgürlük İttifakı bu ülkenin yeniden kuruluşunun en güçlü iradelerinden biridir. Bu açıklama bir irade beyanıdır. Türkiye’ye çağrıdır, tüm yurttaşlara bu mücadeleyi büyütme çağrısıdır. Bütün muhaliflere sorumluluk çağrısıdır. Gün hiçbirimizin kendisini, partisini, ittifakını düşünme günü değildir; gün ülkenin bu karanlıktan kurtulması için elbirliği yapması gereken gündür. Bu irade, ülkenin bu rejimden kurtulması için güçlü bir adımdır. Yeni bir yaşamı yaratmanın kararlılığı ve umuduyla hepinizi selamlıyorum.

Emek Partisi Genel Başkanı Ercüment Akdeniz: Bu deklarasyonda sadece burada olan partilerin iradesi yok. İttifakımız çok değerli bir çalışma yaptı. Cumhurbaşkanlığı adayının belirlenmesi sürecinde ittifakımız adına adayın çekilmesi ya da gösterilmemesi üzerine emek ve meslek örgütleriyle sendika konfederasyonlarıyla köylerle kasabalarda görüşerek bu iradeyi ortaklaştırdı. Bu deklarasyonda milyonların iradesi vardır. Bizim için esas olan şey başkanlık koltuğunun, makamının, yetkilerinin ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin lağvedilmesidir. Bundan sonra alacağımız tutumda ana ilkelerimiz bu olacaktır.

Emekçi Hareket Partisi (EHP) Genel Başkanı Hakan Öztürk: Önümüzdeki aydınlık bir Türkiye’yi oluşturmak için bir iklim yaratmalıyız. O koşulları yaratmak için kendi tutumumuzu açıkladık burada. Kadınların özgürleşebilmesi işçi sınıfının özgürleşebilmesi için elimizden geleni yapacağız.

Sosyalist Meclisler Federasyonu Sözcüsü Barış Kayaoğlu: Bizler siyasi bir parti değiliz. Bundan sonraki süreç de cumhurbaşkanı adayının gösterilmemesinin Emek ve Özgürlük İttifakı’nın lehine olacağını düşünüyoruz.

HDP Eş Genel Başkanı Başkanı Mithat Sancar: Deklarasyonumuz tutumumuzu tüm açıklığı ile ortaya koyuyor. 14 Mayıs seçimlerinin Türkiye tarihinin en kritik seçimleri olduğu konusunda herkes hemfikir. Bizler tutumumuzun ne olacağını bir buçuk yıl önce açıklamıştık. O günden beri şeffaf politika yürüttük, dürüst bir çizgi izledik. Deprem büyük bir yıkımla karşı karşıya bıraktı hepimizi. Depremin yarattığı bu yıkım doğal bir sonuç değil siyasi bir sorumluluk olarak görülmelidir. Depremle ortaya çıkan tablo ülkenin içinde olduğu büyük toplumsal çöküşün acı bir göstergesi oldu. Daha önce aday çıkarma yaklaşımımızı yeniden değerlendirdik. Bu süreçte ittifak güçlerimizle, bileşen partilerimizle, toplumun demokratik güçleriyle istişarelerde bulunduk. Bugün tutumumuz ortaya çıktı. Burada bugün tüm demokrasi güçlerinin Türkiye ezilenlerinin katkısı ve sözü vardır. Siyasi stratejimiz net; biz bu iktidarı göndereceğiz, bu düzeni değiştireceğiz. Bu bizim Türkiye halklarına karşı tarihi sorumluluğumuz ve demokratik görevimizdir. Demokratik ve özgür bir geleceği kurmak, büyük bir barışı tesis etmek ancak ortak mücadele ile mümkündür. Bizim aday çıkarmama kararımızın altındaki gerekçe budur. Türkiye’de Emek ve Özgürlük İttifakı bu dönüşümün motor gücü olacaktır. Ama en geniş demokratik ittifak ülkeyi yeniden inşa etmek için önemlidir. Emek ve Özgürlük İttifakı bu dönüşümün motor gücü olması için en güçlü şekilde parlamentoda olmalıdır. Hep birlikte başaracağız, hep birlikte kazanacağız. Bu iktidarı göndereceğiz, bu düzeni hep birlikte değiştireceğiz. Yolumuz açık olsun."

 

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.